Bize Hemen Ulaşın Tel: 0532 653 46 35

Akrep İle İlgili Bilinmesi Gerekenler

Biyolojisi

 

AKREP (Scorpio); Familyası: Akrepgiller (Scorpionidae).

 

Akrepler sıcak ve nemli bölgelerde yaşarlar. Akrep çoğunlukla çöl hayvanı olarak bilinmektedir

fakat şehir içinde de yaşayabilmektedir. Akreplerin boyları 12 milimetreden 23 santimetreye kadar

değişebilmektedir. Akrebin 5 yıldan fazla ömrü vardır ve 600’den fazla türü bulunmaktadır.

 

Akrep genellikle sıcak ve nemli bölgelerde yaşayan, vücutları sert kitin bir tabaka ile örtülü, kıvrık ve

kalkık kuyruğunda zehirli iğnesi bulunan eklembacaklıların genel adıdır. Yalnız yaşamayı severler.

Taşların altında, duvar yarıklarında, kurumuş ağaç kabukları altında veya yer altında kazdıkları

dehlizlerde rastlamak mümkündür. Karlı bölgeler hariç hemen hemen her yerde yaşarlar.

Akrebin yassı halkalardan teşekkül eden vücudu; başla kaynaşmış bir bedeni, karın ve kuyruk (telson)

olmak üzere üç bölümden oluşan bir vücudu vardır. Gövdede önden arkaya doğru büyüklükleri artan,

uçları çift çengelli dört çift yürüme bacağı mevcuttur. Gövdeye bağlı karın kısmı ise 7 geniş halkadan

meydana gelmiş, alt yüzeyinde birinci halkada kapaklı bir adet cinsiyet açıklığı, ikinci halkada dokunum

ve iz bulma görevi yapan bir çift tarak organı, 3, 4, 5 ve 6. halkalarda -kitap trakeleri- adını alan solunum

organına ait birer çift olmak üzere toplam dört çift solunum deliği (stigma) bulunur. Karın kısmından sonra

6 adet dar ve yuvarlaksı halkalardan meydana gelen ve bir yay gibi sırta doğru bükülebilen akrebin kuyruğu,

eğrilmiş bir zehir iğnesi veya mızrağını taşıyan şişkin halka ile biter. Akrep, yürüdüğünde kuyruğunu kaldırır.

Düz ve kaygan yüzeylere tırmanamaz. Halk arasında vücudunun son bölümü her ne kadar akrebin kuyruğu

olarak biliniyorsa da, gerçekte karın kısmının daralan uzantısıdır. Çünkü içinden barsak geçmekte olan

kuyrukta sondan bir önceki halkasında dışkılık son bulmaktadır.

 

Akrepler çok eski devirlerden beri görülmektedir. 400 milyon yıllık taşlarda akrep fosillerine rastlanmaktadır.

Güneşte kurudukları için gün boyunca çatlaklarda gizlenip, gece örümcek ve böcek avlamaya çıkarlar. Başlarının

üst tarafında iki büyük orta göz ve ön kenarında 2-5 çift yan göz bulunmasına rağmen, gececi olduklarından

gözlerinde görüntü net olarak meydana gelmez. Daha ziyade dokunum ve duyu organı olan bir çift taraklarını

hassas bir radar gibi kullanıp, avlarının titreşimlerini hissederek, yerlerini tesbit ederler. Ayrıca başlarının her

iki yanında avlarını yakalayıp ağza getirmede kullandıkları, uçları pensli bir çift kıskaçları vardır. Akrebin

kıskaçlarının üzeri duyu kılları ile kaplanmış olup, bu kıllardan bazıları ses titreşimlerine, bazıları dokunma

veya hava akımlarına hassastır. Avlanmada taraklar gibi, bunların da önemli rolü olduğu muhakkaktır. Kıskaçların

şekli ve büyüklüğü akrep türlerine göre değişir. Ağızlarının önünde pensli bir çift de küçük kelisere (zehir çengeline)

sahiptir. Bunlar, besini çiğnemeye ve parçalamaya yararlar.

 

Akrep avını güçlü kıskaçlarının makası ile yakalayarak sıkar ve hemen başının üzerine kaldırarak kuyruğundaki

zehir iğnesi ile sokar. Ölen avını ezip parçalayarak vücut sıvılarını kuruyuncaya kadar emer. Akrepler, uzun süre

(1 sene kadar) açlığa ve susuzluğa dayanabildiği gibi, kopan organlarını yenileyebilmekte ve radyasyon ışınlarına

aşırı derecede dayanabilmektedir. Üç hafta süreyle bir buz kalıbında dondurulan akrep, buz eritildiğinde hiçbir şey olmamışçasına yürüyüp normal hayatına dönmüştür.

 

Çiftleşme sonrasında dişi akrebin erkeğini yediği bilinmektedir.. Erkeklerden daha büyük olan dişiler, “ovovivipar”dır,

yani yumurtlamayıp üremektedirler. Yumurtaları, yumurtalıklarında gelişerek açılır ve yavrular canlı olarak doğarlar.

Dişi akrep; 60 kadar yavru doğurur. Yeni doğan yavruların ayaklarında tırnak olmayıp vantuz vardır. Bunun sayesinde annelerinin sırtına tırmanıp rahatlıkla tutunurlar.Akrepler İlk deri değişimine kadar (15-18 gün) hiçbir şey yemeyerek annelerinin sırtında barınırlar. Vücutlarındaki enerji ile geçinirler. Deri değişiminden sonra annelerini terk ederler.

Akrepler, ömürleri boyunca yedi kere deri değiştirirler. Çoğu doğduktan 1 yıl kadar sonra, bazıları ise 5 yılda erginleşirler.

 

Bugün dünyada boyları 13 milimetreden 22 santimetreye kadar değişen 600 kadar akrep türü bulunmaktadır.

Akrepler aç gözlü hayvanlardır. Tropik bölgelere gidildikçe boyları ve zehirlerinin tesirliliği artar. Dış iskelet görevi

yapan dış kabukları genellikle koyu renklidir. 400 milyon senedir varlıklarını sürdürdükleri tahmin edilmektedir.

 

Bir çift salgı bezinde üretilen zehir, güçlü kasların kasılmasıyla iğnenin açtığı yaraya hızla boşaltılır. Zehiri iğnesinden

10 cm uzağa fışkırtabilir. Akrep zehirleri “Hiyosiyanik” ve “Karbilamin” den meydana gelmiş olup tatsız, kokusuz ve

asidiktir. Tesiri hayvanların çeşidine göre değişir. Kuşlar, akrep zehirine karşı dayanıksızdır. Güvercin ve serçeler

hemen ölür. Kurbağa ve balıklar oldukça dayanıklıdır. Mürekkep balıklarına zehirleri etki etmez. İnsanı öldürebilecek kadar zehirleri kuvvetli olanları vardır. Türkiye’de akrepten ölüm nadir görülür. Ölenler daha çok zayıf ve hastalıklı insanlardır.

 

İnsanı akrep sokunca sokulan yer kızarır ve şişer. Ateş yükselir, kalb atışı yavaşlar, terleme ve sayıklama, solunum darlığı, çarpıntı ve kusma görülür. Akrep sokmasında ve akrep zehirlenmesinde ilk tedbir, sokulan yeri her iki tarafından sıkıca bağlamak ve yarayı çizerek emip tükürmektir. Yarayı her emişten sonra ağzı süt veya zeytinyağı ile yıkamalıdır. Emen

kimsenin ağzında diş çürüğü, çatlak veya yara bulunmamalıdır. Aksi takdirde zehir buradan kana geçer. Sokulan yere

amonyaklı bez koymalı ve acilen serum yaptırmalıdır. Akrep zehirlenmesinde ilk müdahaleden hemen sonra hekime başvurulmalıdır.

Akrepler Hakkında Bilinmeyenler

 

3 hafta boyunca bir buz kalıbında bekletilen akrep, buz eritildiğinde yürüyüp normal yaşamına devam edebilmektedir

ve bu vücut direncini göstermede oldukça önemli bir göstergedir.. Ayrıca akrepler 1 sene aç ve susuz yaşayabilirler.

Çiftleşme sonucu dişi akrep erkeğini yer. Kopmuş parçaları yeniden teşekkül edebilir.Radyasyona oldukça dayanıklıdırlar.

Eğer akrebin etrafını ateşle çevirirsen, akrep kendini sokarak öldürür.Çölde yaşayan bir akrebin zehiri, akrep ne kadar susuz kalırsa o kadar güçlü ve öldürücü olur.

 

Akrep ilaçlama ile ilgili bize ulaşmanızı ve profesyonel hizmet almanızı öneririz.